HPE, eski Autonomy yöneticisi Mike Lynch ve bu şirketin eski finans direktörü Sushovan Hussain'den 4 milyar dolarlık tazminat talep ediyor. Bu talep, dolandırıcılıkla ilgili büyük bir skandalın ortasında yer alıyor.
Autonomy'nin Satın Alınması ve Skandalın Patlak Verişi
HP (şimdi HPE), 2011 yılında Lynch tarafından kurulan İngiliz yazılım şirketi Autonomy'yi 11 milyar dolar karşılığında satın aldı. Ancak bu rakam, satın alınan şirketin piyasa değerini önemli ölçüde aştı. 2012 yılında Mayıs ayında Autonomy'den yaklaşık 250 çalışan, Lynch dahil, işten çıkarıldı ve aynı yılın Kasım ayında HP, satın alınan şirketin varlıklarını 8.8 milyar dolar olarak kaydetti. Bu süreçte Lynch ve Hussain, finansal performansı kasıtlı olarak abartmakla suçlandı.
HPE'nin Hukuki Süreci
2022 yılının başlarında HPE, Lynch'e karşı Büyük Britanya'da çok milyar dolarlık bir davayı kazandı. 2023 yılında İngiliz teknoloji dâhisi ABD'ye iade edildi ve Autonomy'nin devralınmasıyla ilgili dolandırıcılık suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Şu anda Lynch, bu suçlamalarla ilgili olarak San Francisco'da ev hapsinde bulunuyor, ancak Hussain 2019 yılında ABD'de beş yıl hapis cezasına çarptırıldı.
Tazminat Miktarının Belirlenmesi
Lynch'in serveti yaklaşık 1 milyar sterlin (yaklaşık 1.26 milyar dolar) olarak tahmin ediliyor. Mahkemenin HPE lehine belirleyebileceği tazminat miktarı birkaç faktöre bağlı olacaktır. Bunlardan biri, Autonomy'nin gerçek değerini bilerek HP'nin satın alım işlemini yapma kararı alıp almayacağı veya yine de işlemi gerçekleştireceği ancak daha düşük bir fiyata olup olmayacağıdır. Mahkeme belgelerinde, satın almanın döneminde HP'nin CEO'su olan Leo Apotheker'in ifadelerine yer veriliyor: Apotheker, Autonomy'nin finansal raporlarında uyumsuzluklar tespit etseydi, Autonomy yönetiminden açıklamalar isteyeceğini belirtiyor.
HPE'nin Lynch ve Hussain'e karşı yürüttüğü hukuki süreç, teknoloji ve finans dünyasında büyük yankı uyandırmış durumda. Bu tür yüksek profilli davalardaki sonuçlar, işletme dünyasında dolandırıcılık ve şeffaflık konularında daha fazla dikkat çekmeyi sağlayabilir. Autonomy skandalı, şirket satın alımlarının ve finansal beyanların doğrulanmasının ne kadar önemli olduğunu göstermektedir.
